28 Şubat 2009 Cumartesi

Uzun ve kirli yol


Insanın hayatta karşılaşacağı gizemli yollar galiba insanı beklentiler içine sokuyor. Tabiki bu yolda herkes beklentilerini iyiye yormak ister. Keşke hayatımızda sürpriz yumurtalar gibi olsa. Ne çıkacağını bilmiyorsun ama bildiğin şey çıkan ne olursa olsun seni mutlu edeceği. İnsan kendi kaderini çizemeyeceğini düşündüğünde hayata olan yaşama isteğini sadece umutlar arkasına bırakıyor. Filmler insanların hayatlarını yansıttığına göre bu filmlerin mutsuz sonla bitmesi hayatın zaten bir parçası. Hayat bize bir şans verseydi ve deseydi ki “ulan o kadar isyan ediyorsun söyle istediğini yapıyım” eminim ki hayal kırıklığıyla dolmuş yüreğimizin istediği geçici bir mutluluk olurdu herhalde. Çünkü tanrı hep mutlu olan insanları cennetine kabul etmiyor ve illa bu yaşantımızda tanrının bizim için seçtiği sınavlara girmemiz lazım.
Aslında çekilen acıyı düşünürsek kimin kimden fazla acı çektiğini bilemem ama herkesin kopma noktasına geldiği acılar çektiği kesin. Bence annesi ölen biri ile bebeği kırılan bir çocuğun ağlamasında fark yok. İkisininde kalbi acıyor ve ikiside artık biliyorki hayataki sürpriz yumurtaların içinde herzaman oyuncak yok. Artık çocuğun başka bir oyuncağı kırldığında ağlamıcak çünkü biliyoki artık hayat ona daha fazla acıyı tabak içerisinde yine sunacak. Annesi ölen genç ise artık ölümün verdiği acıyı bildiği için tanrının yeni sürprizlerini beklemek için köşesine çekilmelidir. Doğarsın büyürsün seversin kazanırsın ama her zaman ağlarsın. Çünkü hiç bir mutluluk insana sonuna kadar yaşaması için verilmez. Geçici bir acı diye bir cümle duymadım ama geçici mutluluklar insanın her zaman karşısına çıkar ve bunu kaybetmemek için uğraşanların önüne ise kader çıkar.
Şimdi bunu okuyanlar diyordur” o zaman yaşamayalım ölelim”. Tanrı onuda düşünmüş ve günahı yaratmış ve zaten dünyada yaşamayı başaran kullarını bile cennetine seçerek alırken intahar edenleri ise cehenneme hapsetmiş ve karşılık koymuş yani ölmeyede izin yok tanrı onuda önceden düşünmüş. Tanrı cennetine kabul etmek için ona ibadet ister ve herkes o cennetin bir köşesini kıçını koymak için hayatı boyunca çalışır ve cennetin karşılığını bir kocaman kitaba yazmıştır. Peki tanrı bile bu karşılığı isterken insanın severken sevilmesini istemesi çok mu ? sadece bir cümle ve kitaba yazmamıza da gerek yok.

1 yorum:

  1. Heyat haqqinda dusunce nezeriyyeniz maraqlidir maraqli oldugu qederde dusundurucu menim dunya gorusume uygun amma bir az fergli.Mence...Tanri bizi heyata gondererken heyatin bur imtahan oldugunu sonradan unutacaq olan insan ilk evvel yasayacagi cetinlikleri hiss eder ve aglar amma Tanrinin heyatda her seye sine gelmeyimiz ucun bize gonderdiyi sadece bir quvve vardir SEVGI.Severken sevilmemizi istememiz cox dogaldir ama hecde butun adem evladlari sevgini dogru anlamaz veya sevgimizi qiymetlendirmez...Bize icimizdeki Tanri Tanrininda qul sevgisi her iki dunyada bes eder.NATA

    YanıtlaSil